Zembille mi indin şu yeryüzüne?
Her dem sen masumsun, hep bende kusur,
Sabır yetmez sitemine nazına,
Hırsına mağlupsun nefrete esir.
Havanda su dövme kalırsın naçar,
Buğday beklenmez ki arpa ekersen,
Unutma ki herkes ektiğin biçer,
Güzellik görürüsün güzel bakarsan.
Pişmanlık bulutu kaplar semanı,
Eyvahlar keşkeler yakanı tutar,
Ne mümkün geriye sarmak zamanı,
Mazideki günler burnunda tüter.
Kandilsin; kendini güneş mi bildin,
Bir adım öteyi ışıtmıyorsun.
Nefsinin sesine kul köle oldun,
Aklın avazını işitmiyorsun.
Yaptığın reva mı insan olana,?
Ruhumun bitmeyen ezasısın sen,
Şu koca dünyayı dar ettin bana,
Hangi günahımın cezasısın sen.
Sana güvenmekmiş en zayıf yanım,
Coşkun su gibiydim duruldum artık,
Sabır taşı değil bende insanım,
Çekemem nazını yoruldum artık…
İsmail GÜL