Ve artık susuyorum...
Dişlerimin arasındaki kelimelerin can çekişmesiyle
Kırgın, kızgın düşüncelerimin fışkırmasıyla…
Tenimi titreten haksızlarla
Avuçlarıma dökülen küfürlerle
Susuyorum…
Öfkemin dilimin kemiğini parçalamasıyla
Önümde kırılan adalet terazinin abrasının
Tartmamasıyla
Kulağımdaki derman çığlıklarımın sağır etmesiyle
Susuyorum…
Zulümüm kırbacı can evimi kanattıkça
Gözyaşlarım sözcüklerime aktıkça
Haksızlığın, adaletsizliğin kara deliği
Lokmaları kaybettikçe
Acı denizlerde boğulurcasına
Ben yine de susuyorum…
Biliyorum.
Konuşmak anlamsız susmak imkânsız ama yine de susuyorum