Şiir Fm | Şiirler | Şairler | Sesli Şiirler | Aşk Şiirleri | Fon Müzikleri | İbretlik Sesli Hikayeler
»»-(¯`v´¯)-» İslami Dini ve Türk Tarihi »»-(¯`v´¯)-» => ..:: Türk ve İslam Tarihi ve İz Bırakanlar ::.. => Konuyu başlatan: Fatih - Ocak 28, 2014, 11:01:08 ÖÖ
-
Sultan 4. Murad, çok hassas hâdiselerin yaşandığı bir dönemde Osmanlı tahtına çıkmıştı. Saltanatının ilk yılları, annesi Kösem Valide Sultan'ın kontrolünde, ancak kapıkullarının -özellikle de yeniçerilerin- tahakkümü altında geçmişti. Sultan, belirli bir yaşa gelinceye kadar bunu sineye çekmiş, nihayet devletin dizginlerini eline almıştı. Bu meyanda çeşitli vesilelerle âsilerin ileri gelenlerini ve bilhassa saraydaki en önemli destekçilerinden Veziriazam Topal Recep Paşa'yı idam ettirmiş ve nihayet sükûneti sağlamaya muvaffak olmuştu.
Padişah daha sonra, maiyetiyle birlikte İstanbul'a yakın bölgeleri dolaşmaya çıktı. İzmit'te hizmetlerini beğendiği Kadı Gümüşîzâde'yi ömrü boyunca memuriyetten azledilmemesine dâir bir fermanla taltif etti. Yolların bozukluğu ve çeşitli şikâyetler sebebiyle İznik kadısının asılmasını emretti. Aksi yöndeki tavsiyeler dikkate alınmadı; kadı, kıyafetleriyle şehrin kapısında asıldı ve cesedi üç gün orada kaldı.
Haberin İstanbul'da duyulması üzerine bu durumu ilmiye mesleğine ve hukuka büyük bir müdahale olarak gören devrin Şeyhülislâmı Ahîzâde Hüseyin Efendi ulemânın nefretini celbeden böyle bir hareketin tehlikelerini anlatan bir tezkireyi Valide Sultan'a göndererek, padişaha ihtarda bulunmasını tavsiye etti. Nakîbü'l-eşraf Kaymakamı'nın verdiği bir ziyafette sohbet yine kadı'nın idamına gelince, şeyhülislâm "hal"i akla getiren sözler söylemişti. Bu durumdan haberi olan Valide Sultan, Bursa'da bulunan padişaha, şeyhülislâmın tezkiresini ve durumun hassasiyetini bildiren bir mektup gönderdi. Bunun üzerine süratle Payitaht'a gelen padişah, Şeyhülislâm Hüseyin Efendi ve oğlu İstanbul Kadısı Seyyid Mehmed Efendi'nin Kıbrıs'a sürülmelerini emretti. Şeyhülislâm ve oğlu ayrı ayrı gemilerle Kıbrıs'a gitmek üzere yola çıktılar. Padişah bir müddet sonra hiddetini yenemeyerek, ikisinin de idam edilmeleri için arkalarından bostancıbaşıyı gönderdi. Kadı Seyyid Mehmed Efendi uygun rüzgârla denize açıldığından kurtulmuştu. Babası Hüseyin Efendi'nin gemisi ise Küçükçekmece civarında yakalanmış, şeyhülislâm derhal idam edilmiş ve cesedi kumsala gömülmüştür (7 Ocak 1634).
2. Selim devri kazaskerlerinden Ahîzâde Mehmed Efendi'nin oğlu olan ve meşhur Şeyhülislâm Hoca Saâdeddin Efendi'den icâzet alarak devrinin önemli âlimleri arasına giren şeyhülislâmın idamı çeşitli huzursuzluklara sebep olmuştur. Ulema, padişah aleyhinde bir hareketi göze alamadı ise de, Hüseyin Efendi'nin şehit olduğunu ilân etti. Bu hâdise Osmanlı tarihinde ilk defa bir şeyhülislâmın idam edilmesi sebebiyle önemlidir. Daha sonra iki şeyhülislâm daha aynı akıbete uğrayacaktır.
-
Emeğine Yüreğine Sağlık
-
eys