Ne yazdığımı hiç bir zaman okumadım.
Yol kaygan ve karanlığı iki farın delmesine imkân yok bazen. Karşına çıkabilecek şeyleri tahmin bile edemezsin. Gök gürültüsünden korkarsan sağa çekebilirsin aslında ama bir uçurumdan atlasan arkandan gülmezlerdi. Karanlığın yüzüne doğru sürdükçe umutlarımı bağışıklık kazanıyorum . Tam o sırada arka koltukta bir adam beliriyor.
Ne yazdığımı hiç bir zaman okumadım.
http://www.webailem.com/fon/7.swf
A-Soyunun hepiniz soyunun! Ahahaha.
B-Sen kimsin?
A- Sağa çekme sakın sola çek ki ihtimalleri değerlendirelim.
B-Nasıl yani?
A-Ölüm değerlendirilmesi gereken bir ihtimaldir.
B-Ölüm bir sonuçtur seni gerizekalı.
A-Hayır ölüm bir başlangıçtır.
B-Sondur.
A-Bak ben de bir sonum ama hala yeni başlamış gibi beliriyorum.
B-Sen “o” sun.
A-Kimim?
B-Hiç böyle hayal etmemiştim. Elinde o saçma uzun sopa yok ve siyahlar içinde değilsin.
A-Siz insanlar bildiğinizi sandığınız şeylerin doğruluğuna o kadar inanıyorsunuz ki bazen intihar edecek kadar ileri gidiyorsunuz.
B-İntihar bazen kaçınılmazdır.
A-Derdiniz ayrılık mı? Ölüm? Açlık mı? Gurur? Kibrinize yenilen piçlersiniz.
B-Ağzının bozuk olabileceğini hiç düşünmemiştim.
A-Beni hiç düşündün mü?
B-Senden herkes korkar.
A-Sence neden?
B-Aldığını geri vermiyorsun.
A-Ben de emir kuluyum.
B-Bana dilenci ağzı yapma.
A-Gözlerime bak seni ****** çocuğu ne görüyorsun?
B-Karanlık bir damla beyaz bile yok.
A-Geldiğim yerde ise bir damla karanlık bulamazsın.
B-Bana cennetten bahsetme paramın yetmediği mekânları asla hayal etmem ben. Küçükken de öyleydi. Giremediğim bir barın içindeki hatunları asla hayal etmezdim. Girebildiklerimle idare ederdim.
A-Sence sana sinirlenir miyim?
B-Canımı almayacak mısın? En azından küçük de olsa bir ritüeli yerine getirelim.
A-Sana kızdım diye mi canını alıyorum sence? Ya da sana kızdığı için mi?
B-Peki neden?
A-Ben aracıyım servis şoförü gibi düşün. Okuldan alır eve götürürüm.
B-Okul Dünya mı?
A-Evet.
B-Peki insan evinden neden çekinir?
A-Ailesinin istediği ve onun iyiliğine olan şeyleri inatla reddettiği için.
B-Aileler her zaman en iyisini mi bilir?
A-Neden çocuklarının kötülüğünü istesin ki?
B-Söylediklerin çok saçma.
A-Hepiniz sonsuzluğun ergen çocukları gibisiniz. Biraz büyüseniz kendi içinizde anlayacaksınız geleceği-geçmişi. Küçük bir nokta yüzünden diğer satıra geçemeyecek kadar kibirlisiniz ve bu yüzden asla bizi sevemeyeceksiniz.
B-Affedersin ama “biz” dediğin kim oluyor?
A-Ailen.
B-Benim ailem öldü bir trafik kazasında.
A-Peki onların ailesi? Onların ailesinin ailesi?
B-Anlamadım.
A-Arabadan in artık.
…
A-Şurada duran kazma ve küreği al beni takip et.
B-Karanlıktan korkmadığımı sana söylemediler mi?
A-Söylemelerine gerek yok. Henüz karanlığı görmedin.
B-Ne demek istiyorsun?
A-Kaz.
B-Anlamadım.
A-Toprağı kaz kendi bedenine göre olsun.
B-Ebenin amına göre kazayım mı?
A-Sen çoktan kaybettin. Daha fazlasını arama.
B-Tamam istediğin gibi olsun ama izin ver şu mektubu yazayım.
A-Yaz.
C-Hayır kazmaya devam et.
A-Yaz onu dinleme.
C-Kazmayı sakın bırakma.
A-Sana bir fırsat verildi bunu değerlendir.
C-Kaz.
A-Yaz.
C-Kaz.
A-Yaz.
B-Yeter susun! Sen de kimsin?
C-Yıllarca aklında kim vardı benden başka?
B-Aklımın içinde kaybolduğundan beri bana her yer tarla.
C-Aklında kaybolduğum güne lanet olsun. Her köşe başında anlamsız kafiyeler saçma sapan sayılar ve bir bütünü oluşturmayan milyonlarca bilgi. Yıllar sonra yolu buldum ama biraz kafanı toparlamaya ihtiyacın olduğunu düşündüm.
B-Sen bir ******sun.
A-Sohbetinizi bir nefesle kesmek istemem acele edin.
C-Mektubu bana mı yazacaktın?
B-Hayır.
A-Çok az vaktin kaldı yaz.
B-Biraz bekle.
Aklımdaki kalabalığı dağıttım. Olay yeri şeritlerini çektim bileklerime. Gökyüzünden daha derin bir boşluğa ihtiyacım var şu anda içinde yeniden kaybolmaya ve unutmaya. Sigara kendi atmosferini yaratır insanın ve zararlıdır yokluğu. Senin gibi “gidiyorum”lara ihtayacı vardır dudakların ve bu şarkı sözlerinın içinde kaybolmaktan utandığım zamanlarda gözlerimde bir geçmiş belirir. Elimdeki bıçağı karşı duvardan tanırım evet gölgedir bazen bir cinayet ve demir derini kesmeden aynı masada içerken kesilir sohbetler. Bir kadeh daha…
Tenin cennetim. Ve gidişin yarım kalan şiirlerime takabil ediyordu. Ve aşkın; kendi içinde bir kahpeden türetilmiş masum bir çocuğu andırıyordu.
Şimdi ben gidiyorum ve sen ardımdan sakın tek kelime yazma.
Ve siz;
Ardımdan küfredin ve mümkünse hepiniz ******in gidin o kalsın içimde. Beni hatırlamak istediğinizde ışıkları kapatın.
Kadınlar kendi aralarında çok küfreder ve asla siyahtan korkmayın.
Musluğu açın bekleyin geliyorum…
Ali Özmen.
(Ne yazdığımı hiç bir zaman okumadım.)