Şiir Fm | Şiirler | Şairler | Sesli Şiirler | Aşk Şiirleri | Fon Müzikleri | İbretlik Sesli Hikayeler

»»-(¯`v´¯)-» Web Ailem Dostuk Sevgi Forumları »»-(¯`v´¯)-» => ..:: Kitap & Dergi Tavsiyeleri ::.. => Konuyu başlatan: Fatih - Nisan 11, 2014, 01:17:40 ÖS

Başlık: BİR SANAT SOSYOLOJİSİ OLUŞTURMAK, VERA L. ZOLBERG
Gönderen: Fatih - Nisan 11, 2014, 01:17:40 ÖS
(http://cdncms.zaman.com.tr/2014/04/09/dusunce2.jpg)

Vera Zolberg’in Bir Sanat Sosyolojisi Oluşturmak adlı kitabı, sanata teorik bakışın imkânlarını reddetmeyen ama daha bilimsel bir bakışın nasıl olabileceğini araştıran bir çalışma. Yazar, öncelikle Batılı kapitalist demokrasilerde üretilen sanatları odağa alıyor.


BİR SANAT SOSYOLOJİSİ OLUŞTURMAK, VERA L. ZOLBERG, ÇEV.: BUKET OKUCU ÖZBAY, BOĞAZİÇİ ÜNİ. YAY., 248 SAYFA, 35 TL

Sanat, toplumun postmodern durumunda, modern durumda olduğundan daha fazla, gündelik hayatın önemli bir fenomeni haline geldi. Modern durumda sanat için meşru alan müze ve elit salonları iken, postmodern durumda sanat sokaklara çıktı. Hatta müze ve galeriler gibi, sanatın özel alanlarının kamuya açıldığını görüyoruz. Sanatın toplumsal hayatın merkezinde yer almaya başlamasında görsel bir rejime geçmiş olmamızın da önemli payı var.

    Sanatın toplumsal hayatın merkezinde yer almaya başlaması ve epistemolojik veya kavramsal bir niteliği haiz olarak kendini sunması karşısında insan ve toplum bilimlerinin daha fazla kayıtsız kalması beklenemezdi. Gerçekten günümüz toplumunun önemli fenomenleri üzerine ihtisas alanları olarak din sosyolojisi, kent sosyolojisi, göç sosyolojisi gibi alt disiplinlerin arasında sanat sosyolojisi de öne çıkıyor. Bu gelişmeye koşut biçimde sanat sosyolojisi alanında yayınların arttığına şahit oluyoruz. Günümüzde sanat felsefesi, sanat teorisi, sanat eleştirisi ve sanat tarihi literatürünün arasında sanat sosyolojisinin kendini ayrıştırarak müstakil bir disiplin haline geldiğini söyleyebiliriz. Zira erken tarihli sanat sosyolojisi çalışmaları daha karışık bir mahiyet arz ediyordu. Bunun yerine sanata teorik bakışların imkânlarını da reddetmeden ama daha bilimsel bir bakışın nasıl olabileceğine dair araştırmalar yapılıyor. Vera Zolberg’in Bir Sanat Sosyolojisi Oluşturmak adlı kitabı işte böyle bir çalışma.

SANATIN TOPLUMSAL VE TARİHSEL BAĞLAMI

Zolberg’e göre, sanat hakkında yaratıcı ve akla yatkın birçok sav ileri sürmelerine rağmen, estetikçiler ve teorisyenler içe dönük bir bakışla sanatın sosyolojik kavranışında boşluklar meydana getirmişlerdir. Fikirlerinin birçoğu üstü kapalı biçimde sanatın oluşumuna dair toplumsal bir temele işaret etse de, çok yakın bir zamana dek sosyolojik kavramları kullanmaktan özellikle kaçınmışlardır. Kavrayıştaki boşlukları doldurmak için sosyolojik sanat çalışmalarının sunduğu dışa dönük bakıştan bahsetmek anlamlı olacaktır.

    Zolberg, kitabında teorilerden beslenerek sanatın toplumsal ve tarihsel bağlamına yoğunlaşıyor. Sanatı, üzerine hazır teoriler giydirilecek bir araç olarak görmekten kaçınmakla beraber; sanat biçimlerini, tarzlarını, nesnelerini ve fikirlerini teorik formülleştirmeler ve metodolojik yönelimlerle birleştirirken, estetik, teorik ve felsefi yaklaşımların güçlü yönlerini daha çok öne çıkaran okumalarla, bilimsel araştırmayı geliştiren bir sanat sosyolojisi öneriyor.

    Yazar, sanattan genel anlamıyla bahsetse de, bütün sanat biçimlerini yeterince kapsamak mümkün olmadığı için, odak noktasında öncelikle Batı’nın kapitalist demokrasilerinde üretilen, resim ve heykelleri içeren, plastik veya görsel sanatlar ile müzik yer alıyor. Zolberg, çalışmasında tarihsel ve karşılaştırmalı bir yaklaşımı benimsiyor. Karşılaştırmaları bazen açık bir şekilde, doğrudan yaparken, bazen de kendi araştırmaları ile diğer kültürel çalışmaların sentezinden yararlanıyor.

Sanatın mahiyetindeki değişim

Zolberg’in kitabının ana konularından biri, sanatın ne olduğu hakkında zaten toplumda var olan kafa karışıklığını daha da artıran ve belli bir tanımda mutabakat sağlanmasını giderek zorlaştıracak ölçüde, sanatın mahiyetine dair anlayıştaki değişim. İnsan bilimleri alanında çalışanların herkese açık çağdaş sanatı kınamasının altında, onu artık yürürlükten kalkmış eski bir mutabakatla karşılaştırıyor olmaları yatar. Onlar, “büyük” sanatı neyin oluşturduğuna dair sabit bir mutabakat olduğunu varsayar. Eğer bugün büyük kabul edilen bazı eserlerin hakkı geçmişte verilmediyse, insan bilimleri alanında çalışanlar bu durum için genelde suçu, eğitimsiz halk veya katı kurumsal otoriteler gibi, sanat dışı faktörlere yükler. Çünkü düşüncelerinin merkezinde, içe dönük bir perspektifle yorumlanacak olan sanat eseri vardır. Her büyük esere, sanatkârının varlığının eşsiz ve anlamlı bir ifadesi olarak bakarlar. Dolayısıyla sanatı Kant’ın eleştirel perspektifinden görürler. Bu da sanatın ortaya çıkışındaki toplumsal süreçlerin gözden kaçırılmasına neden olur. Pierre Bourdieu, Distiction’da sanatın oluşumundaki toplumsal süreçleri inceleyerek Yargı Gücünün Eleştirisi’nin sosyolojik boyutunu tamamlamıştı. Zolberg de Bourdieu ve diğer sosyologların teorilerinden beslenerek sanata dair sosyolojik bir kavrayış oluşturmaya çalışıyor.
Başlık: Ynt: BİR SANAT SOSYOLOJİSİ OLUŞTURMAK, VERA L. ZOLBERG
Gönderen: Kuskün Çiçek - Şubat 26, 2017, 08:22:13 ÖS
 eys bravoo bravoo