Şiir Fm | Şiirler | Şairler | Sesli Şiirler | Aşk Şiirleri | Fon Müzikleri | İbretlik Sesli Hikayeler

»»-(¯`v´¯)-» Web Ailem Dostuk Sevgi Forumları »»-(¯`v´¯)-» => ..:: Kitap & Dergi Tavsiyeleri ::.. => Konuyu başlatan: Fatih - Nisan 11, 2014, 01:20:10 ÖS

Başlık: SALKIMSÖĞÜTÜN TÜRKÜSÜ, EVİN İLYASOĞLU,
Gönderen: Fatih - Nisan 11, 2014, 01:20:10 ÖS
(http://cdncms.zaman.com.tr/2014/04/09/muzik.jpg)

Müzik dünyamıza büyük emek vermiş Evin İlyasoğlu, Salkımsöğütün Türküsü adlı son kitabında çeşitli gazete ve dergilerde yayımlanmış söyleşilerini, portre yazılarını ve denemelerini bir araya getiriyor.

SALKIMSÖĞÜTÜN TÜRKÜSÜ, EVİN İLYASOĞLU, PAN YAYINCILIK, 544 SAYFA, 47 TL

Türkiye’de müzik üzerine yazıp çizen az sayıda insan var. Sadece basında değil, maalesef akademik dünyada da bu noktada kocaman bir boşluk görülüyor. Bu durum öncelikle bir arz-talep meselesi olarak değerlendirilebilir. Müzik yayıncılığı konusunda ülkemizde ilk sıraya rahatlıkla koyabileceğimiz Pan Yayıncılık’ın sahibi Ferruh Gençer bir keresinde şöyle demişti: “Bırakın konservatuar öğrencilerini, hocalar bile müzik kitabı okumuyor.” Evet, ülkemizde her türden müzik dinlenmesine ve icra edilmesine karşın müzik üzerine kitapların okunmadığı bir gerçek. Ancak yine de müziğe vefa ve gönül borcu ile sarılıp yazı yazan insanlar var. Evin İlyasoğlu bunların önde gelenlerinden. Bugün yirmiyi aşan kitabı, onlarca yazı ve röportajı ile müzik dünyamız için gerçekten büyük emek sarf etmiş bir isim İlyasoğlu. Özellikle de klasik müzik konusundaki çalışmaları büyük önem taşıyor.

MÜZİKLE YAZIYI BİRLEŞTİRDİ

Evin İlyasoğlu bugüne kadar Yeni Dergi, Soyut, Somut, Yeni İnsan, Türk Dili ve Milliyet Sanat dergilerinde, Söz, Güneş ve Cumhuriyet gazetelerinde inceleme, eleştiri, söyleşi ve denemeler kaleme aldı. Marmara ve Boğaziçi üniversitelerinde estetik ve müzik tarihi üzerine dersler verdi, TRT-3 radyosunda yaklaşık yirmi yıl boyunca program yaptı. İlyasoğlu’nun Salkımsöğütün Türküsü adlı son kitabı söyleşi, portre yazıları ve denemelerden oluşuyor. Kitap, ismini İlyasoğlu’nun yazı dünyasına ilk adım attığı denemeden alıyor. Yazar henüz yirmili yaşlarda Yeni Dergi’nin 1968 Eleştiri Yarışması’nda bu denemesiyle birinci olmuş ve sonra yaşamında müzikle yazıyı birleştirmiş. Müzikle diyorum çünkü İlyasoğlu yedi yaşında piyano çalmaya başlamış bir müzisyen aynı zamanda. Onu yazı sürecine taşıyan, tam da bu  nokta. Çok sevdiği müziği bir yandan icra ederken, diğer yandan yazmak ve anlatmak onda bir tutku haline gelmiş.

    Salkımsöğütün Türküsü, “Söyleşiler”, “Portreler” ve “Değinmeler” başlıklı üç bölümden oluşuyor. İlyasoğlu, “Günlük gazete ve dergilerde yayımlanan yazılar çabucak uçup gider. Yıllar sonra onların derlenmiş halini okumak bir okur olarak bana her zaman heyecan vermiştir.” sözleriyle açıklıyor neden bu metinleri bir araya getirdiğini. “Söyleşiler” bölümünde Alexander Rahbari, Cecilia Bartoli, Zubin Mehta, Itzhak Perlman gibi dünyaca ünlü müzisyenlerin yanı sıra, Ayla Erduran, Suna Kan, Fazıl Say, İdil Biret gibi ülkemizin dünya müziğine armağan ettiği isimlerle konuşmalar yer alıyor. Bu konuşmalar, öncelikle müzisyen adayları için önemli; hemen hepsinde “İyi müzisyen nasıl olunur?” sorusunun cevabı gizli. Neredeyse bütün söyleşilerde açıkça görülen mesaj şu: İyi müzisyen olmak istiyorsan önce alçakgönüllü olacaksın. Öte yandan müzisyenlerin kendi çağını değerlendirmesi de kitaba tarihsel bir boyut katmış. Yine benim gibi müzik söyleşileri yapan gazetecilere söyleşi yapma tekniğini göstermesi bakımından da önemli bir kılavuz niteliğinde kitap.

MÜZİK, NOTADAN İBARET DEĞİL

Kitabın ikinci bölümünde yine birbirinden önemli müzisyenlerin portreleri yer alıyor. Bu portrelerde her şeyden önce dil ve üslubun etkileyici olduğunu söylemeliyim. Betimlemelerinin samimiyeti ve sahiciliği her portreyi bir biyografi tadında okumamızı sağlıyor. Ayrıca yazarın portreleri kaleme alırken hiçbir ayrıntıyı göz ardı etmediği ve izlenimlerini ince ince işlediği görülüyor. Öte yandan kitapta, tarihe mal olmuş anıtsal portreler kadar çiçeği burnundaki isimlerin resmedilmesi de önemli.

    Son bölüm, yazarın Cumhuriyet gazetesinde yayımlanan yazılarından oluşuyor. Sadece klasik müzik konusunda değil, güncel müzik konularında da yaklaşık yirmi yıllık bir yelpazeyi kapsıyor bu yazılar. Besteci ve siyaset ilişkisinden Fado müziğine, arabeskten müzik mitoloji ilişkisine kadar birçok konuda düşünceler... Müzikle ilgilenen herkesin bu yazılardan öğreneceği şeyler var. Zira kitapta, müziğin sadece notalardan ibaret olmadığını, içinde bulunduğu toplumdan ve o toplumun sosyo-ekonomik, sosyo-kültürel ortamından nasıl etkilendiğini görmek mümkün.
Başlık: Ynt: SALKIMSÖĞÜTÜN TÜRKÜSÜ, EVİN İLYASOĞLU,
Gönderen: Kuskün Çiçek - Şubat 26, 2017, 08:16:06 ÖS
 eys bravoo bravoo