Şiir Fm | Şiirler | Şairler | Sesli Şiirler | Aşk Şiirleri | Fon Müzikleri | İbretlik Sesli Hikayeler
»»-(¯`v´¯)-» Web Ailem Dostuk Sevgi Forumları »»-(¯`v´¯)-» => ..:: Paylaşmak İstediklerim ::.. => Konuyu başlatan: Egeden Esinti - Haziran 12, 2014, 03:09:30 ÖS
-
• Şu anda içinde bulunduğumuz sistem; insanın beynini uyuşturan, çevredeki olaylara tepkisiz bırakan, sorgulamaya kapalı,“Vur patlasın çal oynasın” anlayışında olan gençlik yetiştiren bir sistem. “İnsan düşünen bir varlıktır.” cümlesini yerle bir edip “İnsanın düşünmeyeni makbuldür.” mantığı temel alınıyor.
Peki sistem bu uyuşturmayı yaparken araç olarak neyi kullanıyor? Çarkın en önemli basamağı bu noktada diziler oluyor. Nesilin en önemli kesimini oluşturan gençlerin gözdesi televizyon ve bilgisayar... Bu bağlamda gençler lise dizilerine yöneliyor. Karakutuda yayılan lise dizilerine baktığımızda, Dallasa dönen bir senaryo görüyoruz. İzlenen taklit ediliyor. Ekrana yansıyan toz pembe hayatlar özendirici oluyor. Lisede aşktan, ihanetten, etrikadan başka bir dert yokmuş gibi yansıtılıyor.
Gerçek hayata döndüğümüzde ise lise sorunlarının daha farklı olduğunu görüyoruz. Okullarda tek tipleştirme, zorunlu din dersleri, tarih derslerinin yanlı verilmesi, öğrencinin maruz kaldığı ırkçı davranışlar, görüş ayrılıkları sonucu “disiplin” adı altında yapılan güç gösterileri, tamamen bilimsel bir eğitimden uzak olan ezberci eğitimin aşılandığı ve uygulandığı liselerden yansıyan sorunların ilk akla gelenleri.
Yayınlanan dizilerde bu sorunlara ya değnilmiyor yada saptırılıyor. Gençler bu dizilere esir olduğunda, gerçek hayatta nerede yer alıyor? “Ye, iç, eğlen; sorunlara kafa yormaya ne gerek var? ” kalıbına yerleştiriliyorlar. Makyaj, saç modeli, erkek/kız arkadaş, giyim ve popüler olmak herşeyden önce geliyor. Okul, eğlence yuvası olarak görülüyor. Dayatılanı sorgulamak yerine banane demek tercih ediliyor.
Bu konuma gelmiş insan, kendi sorunlarına duyarsız kaldığı gibi ülkesinin sorunlarına da duyarsız kalır. Eğer bir ülkede birileri, kardeşi kardeşe vurduruyorsa, yargısız infaz sonucu tutuklamalar yapıyorsa, ülkeyi karış karış satıyorsa, görülen davalar utanç davası haline geliyorsa, eğitim, sağlık vb. alanlardan rant sağlanıyosa, bir çocuk “ÖLÜYORUM” derken bile anlaşılmıyorsa orda durup düşünmek gerek sırt çevirmek yerine...
Böyle bir tabloda yayınlanan lise dizilerinin senaryolarını uygulamak ve bize çizilen pembe hayatın rüzgarına kapılmak yerine, biraz durup düşünüp sorgulayıcı olursak bizi uyuşturmak ve etkisiz hale getirmek isteyen sistemin içinden çıkabiliriz.
-Parasız eğitim haktır. Hakkımı istiyorum.
- Gamze ile Oktay bu bölümde barışır mı acaba?
- İsmim Kürtçe ve ismimden, düşüncemden rahatsız olan hocalar beni okuldan atmak için ellerinden geleni yapacaklarını söylediler.
- Yeni idolüm Ayşegül.
-Şifre skandallarıyla ön plana çıkan eğitim sistemimiz bu sene dürüst olacak mı?
-Aslı ile Efe mi birlikteymiş? Deniz ile birlikte değil miydi ya?
Bu sahneyi göremeyecek kadar mı kör olduk?
Bu sorunlar hepimizin.
Bizi uyuşturmaya, düşünmemeye, olan bitene kafa yormak, sorgulamak yerine eğlenceli hayatın kapılarını sonuna kadar açan ve oraya iten sisteme beyinlerimizi kurban etmeyelim!
-
eys bravoo bravoo