İntikam yeminleri kırla ağızlarda,
Tıpkı; bir köylünün tarlasına koyun salan köylü gibi
Öç alma duygusuyla geçiştiriyor bu olayları
Çözüm bulması gerekenler
Benim canımı yaktın seninde canın yansın
Demekten öteye gidemiyorlar
Sen şikayet edemezsin
Sen sizler çözüm bulacaksınız
Allah yolunda ölenlere biz ölü demeyiz diyorlar
Yahu! Allâh yolunda gitmiyorlar
Teröre kurban gidiyor
Mehmetçikler ve masum insanlar
Stendap komedi gibi yahu!!
Daha kaç kurban verecek bu millet!!
Kendi çocukları güvende
Benim bildiğim savaşlarda en önde liderler giderdi.
Bu işe anlayan varsa;
Biri bana bunu anlatsın!
Biri bu millete bunu anlatsın!!
Her hafta bir terör eylemi ve onlarca ölü!
Yüzlerce yaralı
Ama ölen kimler söyleyin!!
Sadece kırda bayırda, gecekonduda
oturan zavallı halkkımın çocukları ölen mehmetçikler
Ve yeni eski ne varsa; polis olmuş vatan evlatları
Benim bu ölümlere itirazım var
Ya sizin ya sizin???
Benim bu çözümsüzlüge itirazım var
Hakkından gelemiyorlarsa def olup gitsinler
İstifa etsinler artık
Bu belayı milletin başına kendileri sardı:
Ceremesini vatan evlatları çekiyor
Ardında bir sürü gözüyaşlı ana-baba, çoluk çocuk, dul yetim
Nişanlı, sözlü, sevgili..
Allâhaşkına yatıyoruz ölüm!!
Kalkıyoruz ölüm!!
İçimiz dışımız ölüm oldu..
Oysa; yaşamak olmalıydı. Gayemiz..
Sevincimiz, kederimiz, yaşamaktan doğmalıydı.. Eksiklikler
Şikayetimiz sevmekten olmalıydı.
Meşe ağacındaki kuşlar gibi.
Sek sek oynamaktan acımalıydı.
Çocukların ayağı;
Düşüp dizini kanatmaktan
Varsın evlerinde hamburger mi ne olmasaydı.
Annesi: ekmeğin üstüne salça sürseydi.
Babaları ölmeseydi. Çocukların
Şikayet ölümden değil;
Yokluktan yoksulluktan olsaydı şikayet!
Neyimize yetmezdiki o gece kondularda sobanın başında kuru ekmek!!
Yiğit olan aç kalmazdı be yaşamaktan yana olmasydı.
Kaygılar
Zor geliyor insanoğluna yolun sonunu görmeden yürümek!!
Şikayet yaşamaktan olsun!!!
Nurten Ak Aygen