İçindeki kozu dök, bugün hesaplaşalım.
Yarına bırakırsak, pişmanlık yoklar bizi...
Meskun mahal burası, çabuk uzaklaşalım;
Kucaklar nasıl olsa gizbe sokaklar bizi...
Bilirim, kinin büyük. Titremesin ellerin.
Tam göğsümün üstüne nur dağıtsın fenerin.
Şimdi tüm gözler sende... Sergilensin hünerin!
Bir ambulans, bir polis bulup ayıklar bizi...
Failini yıllardır sır saydığım bu yara,
Senden yadigâr kaldı bu bahtı-ihtiyara.
Başka türlü silinmez alnımızdaki kara
Bir vicdan ve bir kabir azabı paklar bizi...
Öfkene adak eyle en günahkâr yanımı
İşaret parmağınla alnına sür kanımı
-Faili meçhul- olsun bu davanın tanımı
``Sırra kadem`` yazmalı tüm tutanaklar bizi...
Bir gelinin anlamsız telâşı var içimde
-Yüzgörümü- denilen can dürülü biçimde!
Hem gider, hem ağlarım. Karar belli seçimde
-Eyvah-a yolcu eder kanlı duvaklar bizi...
Sen kininden törpülen, intikamdan aşın da,
Adım zaten yıllardır hazır mezar taşında.
Seni tel örgülerde, beni kabrim başında
Ziyaret eder elbet meçhul ayaklar bizi...
Ali ERDİNÇ