O kadar mühim mi
Adım
Soyadım
Çayın çakılıyım
Dağın yeliyim
Kafama kaç kere silah dayadım
Kendini ateşe atan deliyim
Yanında bir çeşme
Suyun durduğu
Kökünden ucuna kıran girdiği
Kışın devirdiği
Taşın kırdığı
Selin götürdüğü söğüt dalıyım
Bir ölü ceylanı itler sürümüş
En son suya inen kurtlar yürümüş
Taş toprak kapatmış
Otlar bürümüş
Korunun altında keçi yoluyum
Bir şaşkın kuş konar
Haftada
Ayda
Ne ondan el aman
Ne benden fayda
Bir yetim bozkırda
Bir öksüz köyde
Bir tümsek sırtında karaçalıyım
Girip at bağlarsın
Dindiyse canın
Akşamdan sabaha sızlar her yanın
Bir damsız ahırın
Bir yıkık hanın
Avlu girişinde kapı koluyum
Beni otuz üç yıl elde tuttular
On üç sene oldu
Yolda sattılar
Üç koca kış geçti
Çöpe attılar
Sütçü beygirinin eski çuluyum
Miadım dolmadı
Çağa yenildim
Kıymet bilinmedim
Hor kullanıldım
Bilmiyorum kaç yıl önce konuldum
Hurda deposunda devlet malıyım
Ben boydan aşırı dert okyanusu
Ben sığ tabanında kurt kaynayan su
Çölde bir vahada gayya kuyusu
Ben keder ırmağı
Kahır gölüyüm
Sildim sözlüklerden kini
Nefreti
Yârin kollarında çektim hasreti
Öz yurdumdan özde bildim gurbeti
Ben zakkum şerbeti
Zıkkım doluyum
Hem bir günahsızım
Hem bir günahkâr
Hem bir kanaatkâr
Hem bir tamahkâr
Hem bir tövbe bozan
Hem bir tövbekâr
Sevginin kölesi
Aşkın kuluyum
Erdal Ercin