Şiir Fm | Şiirler | Şairler | Sesli Şiirler | Aşk Şiirleri | Fon Müzikleri | İbretlik Sesli Hikayeler

»»-(¯`v´¯)-» Şiir Fm Şairlerimiz ve Şiirlerimiz »»-(¯`v´¯)-» => ..:: Şairlerimiz ve Sizin Şiirleriniz ::.. => Yavuz Dogan => Konuyu başlatan: Kuskün Çiçek - Ekim 18, 2018, 12:22:37 ÖS

Başlık: Tanıksız Tutanaklar / 1
Gönderen: Kuskün Çiçek - Ekim 18, 2018, 12:22:37 ÖS
Unutulmuş olsa da zamanla yaşanılan
Yarını meçhul kılan
Dünün ta kendisidir.
Sorulmalıysa eğer hiç sorulmamış olan
Cevap verecek kişi
Tarihin kendisidir.-/

Ve nihayet zamana
Basit bir sanık gibi
Küçük bir sandalyede
-Sanki sığarmış gibi-
Bildikleri soruldu.

Cevapladı hükmüne kalem kırılan zaman.

“Siz” dedi
“Siz.”

Hangi renkte olursanız olun,
Hangi çağda yaşarsanız yaşayın,
İsminiz ne olursa olsun
Aynı kişisiniz.
Ve göğsüne gitti eli.

Tüm tetikler kuruldu.

Ama gözleri ışıl ışıl, bembeyaz bir güvercin
Kanatlandı göğsünden.

Tüm namlular doğruldu.

Gözleri ışıl ışıl, bembeyaz bir güvercin
Umarsızca vuruldu.

Kana boyandı özgürlüğün kanadı.
Ve bir kez daha tekerrür etti tarih.
İnsanlık, en yaralı yerinden
Bir kez daha kanadı.

“Siz” dedi
“Siz.”

Ucuz bir tetikçi kadar küçülmüş
Basit birer katildiniz.
Ve belli ki
Hala öylesiniz.

“Siz
Aynı kişilersiniz.”

“Siz
Ateşe yakmayı öğrettiniz,
Suya, ters yönde akmayı.
Habil`i maktul,
Kabil`i katil eden de sizlerdiniz.”
Üstelik
Hiçbir şey yapmamışçasına,
Hiçbir şey olmamışçasına,
Geçip var ettiğiniz karanlık saltanatının karşısına
Usta bir sanatçı gibi
Eserinizi izlediniz.”

“Oysa siz
Nefesinden korkacak kadar küçük bedeninizi
Sırça köşkler içinde
Gölgenizden gizlediniz.
Çünkü siz
Medeniydiniz.
Ve tekerleği bulmuş bir medeniyet
Ancak sizin kadar medeni olabilirdi.”

“Siz
Medeniydiniz.”

Kuşlara baktınız önce,
Sonra uçak yaptınız.
Ve kuşları vurdunuz ilk iş olarak.
Sonra uçurtmaları,
Sonra denizleri,
Sonra kadınları ve çocukları.
Utandı gökyüzü,
Utandı toprak.
Ve siz
Medeniydiniz.”

“Yani siz
Kendi sesinizin aksine
Binlerce yalan sıraladınız.
Batırıp ellerinizi çamura,
Çıkarıp ellerinizi çamurdan,
Şizofren kaygılarınızla
Güneşin aydınlık yüzünü karaladınız.”

“Şimdi siz
Bilin ve bilinsin ki:
Gün, rengini bulana dek
Müvekkiller masum
Hâkim kararsız
Salon ışıkları loş
Tanık sandalyesi boş kalacak.
Ve tarih, yüzünüze tükürene dek
Duruşma başka bir tarihe ertelenmiş sayılacak.”

“Artık siz
Salonu terk edebilirsiniz...! ”

Yavuz Doğan