Şiir Fm | Şiirler | Şairler | Sesli Şiirler | Aşk Şiirleri | Fon Müzikleri | İbretlik Sesli Hikayeler

»»-(¯`v´¯)-» Şiir Fm Şairlerimiz ve Şiirlerimiz »»-(¯`v´¯)-» => ..:: Şairlerimiz ve Sizin Şiirleriniz ::.. => Yavuz Dogan => Konuyu başlatan: Kuskün Çiçek - Ekim 19, 2018, 04:51:18 ÖS

Başlık: Markiz’e Mektuplar
Gönderen: Kuskün Çiçek - Ekim 19, 2018, 04:51:18 ÖS
-Bakma utanıyorum-

Markiz bu satırları senden çok uzaklarda
Aldığım her nefese kurulmuş tuzaklarda

Sesindeki hülyaya dalarak yazıyorum
Kendimle yapayalnız kalarak yazıyorum.

Kurumuş bir mürekkep ve geceyken şahidim
Cevabı bilinmez bir bilmeceyken şahidim

Sararmış bahçeleri isminle sulayarak
Yıldızlı gökyüzünü siyaha bulayarak

Ve güneşi semadan silerek yazıyorum
Karanlığın sonunu bilerek yazıyorum.

Markiz sen güne küsüp sabahı karalarken
Bulutları ağlatıp yağmuru yaralarken

Kaç bebek gülümsedi lanetlediğin güne
Kaç aşık göçer oldu sesindeki sürgüne.

Bilsen kime gün oldu yeni ayın ondördü
Bilsen senden uzakta aşıklar neler gördü?

Bir tek sen göremedin ne düşler kurduğumu
Rüzgâra karşı gelip önünde durduğumu.

Keşke görseydin markiz eriyip bittiğimi
Nereden gelip sonra nereye gittiğimi.

Kırılmış yüreğimi nasıl yorduklarını
Görmediğim düşlerde seni sorduklarını

Anlatabilmek için koşar adım yürürken
Örselenmiş aşkımı gölgem gibi sürürken

Avuçlarımda kalmış üç beş akçeyi sayıp
İntihara meyilli bir yıldız gibi kayıp

Huzurunda diz çöküp elaman dileyişim
Attığım her adıma son adımım deyişim

Gözlerinde can bulan sönmüş bir fer içindi
Süzülen gözyaşlarım bir nilüfer içindi.

Ama artık içime akma utanıyorum
Islanmış gözlerime bakma utanıyorum.

Markiz görseydin keşke neden kavrulduğumu
Nefesinin yeliyle nasıl savrulduğumu.

Görseydin aşikâra dönecekti tüm gizler
Belki diz çökecekti önümüzde denizler.

Görseydin sevdam için her zorluğa katlanıp
Uykusuz geceleri yalnız seninle anıp

Gözlerimdeki yaşla can verip bir meleğe
Bir isim koyacaktım tuttuğum son dileğe.

Ama artık yıldızlar sıkılmak üzeredir
Yorgun bir kale suru yıkılmak üzeredir.

Bense pulsuz bir zarfken eksiğini unutup
Adressiz bir kapıyı nasıl ararsa mektup

İşte öyle yanılmış ve öyle yenilmişim
Ardımda bıraktığım her günü kâr bilmişim.

Şimdi yazdığım her şey isminden alıntıyken
Bu kalem ve bu kağıt bir düşten kalıntıyken

Bil ki deniz ve umman gözümde bir kaşıktır
Bil ki kor olmuş yürek halâ sana aşıktır.

Ama sen ışıkları yakma utanıyorum
Islanmış gözlerime bakma utanıyorum.

Yavuz Doğan