Şiir Fm | Şiirler | Şairler | Sesli Şiirler | Aşk Şiirleri | Fon Müzikleri | İbretlik Sesli Hikayeler
»»-(¯`v´¯)-» İslami Dini ve Türk Tarihi »»-(¯`v´¯)-» => ..:: Türk ve İslam Tarihi ve İz Bırakanlar ::.. => Konuyu başlatan: Fatih - Kasım 19, 2013, 05:36:04 ÖS
-
Süleymaniye Camii; Muhteşem Sultan'ın muhteşem mimarının inşa ettiği, muhteşem bir eserdir. İnşasına karar verilmesi, başlanması ve eserin bitirilmesine kadar geçen yedi yıldan fazla zaman, caminin mimarî olarak taşıdığı özellik ve sırlar her zaman merak edilmiş ve konuşulmuştur. Mimar Sinan'ın "kalfalık eseri" olarak zikrettiği eser, her hâliyle insanı hayrette bırakan maddî-mânevî özellikler taşımaktadır. İnşa edildiği yer, rivayetlere göre, bizzât Hazreti Peygamber (sallallahu aleyhi ve sellem) tarafından tayin edilmiş ve rüyalarında hem padişaha hem de eserin mimarına gösterilmiştir. Bir hayır eseri olması hasebiyle bina edildiği yerde bulunan bütün gayrimenkuller, sahiplerinin rızaları dâhilinde ücretleri ödenerek istimlâk edilmiş veya sahiplerinin kabul ettiği başka alternatifler bulunmuştur.
18 Haziran 1550 tarihinde tarihimizin en meşhur Şeyhülislâmlarından Ebussuud Efendi'nin bizzat ilk taşı koyması ile inşaat çalışmalarına başlanmıştır. Süleymaniye Camii ve Külliyesi inşaatının -ilk üç yılı hâriç- bitiriliş tarihine kadarki bütün safahatının en ince ayrıntılarına kadar yer aldığı defterlerdeki (164 adet) bilgiler insanı hayrete düşürmektedir. Zîrâ ayrıntıların ne kadar önemli olduğu, on altıncı yüzyılda haşmet dönemini yaşayan devletin sahip olduğu malî imkânlar, bilgi ve tecrübe birikimi, insanlara verilen ehemmiyet, tecessüm etmiş vaziyette karşımıza çıkmaktadır.
Cami ve külliyenin mimarî özelliklerinden sarf-ı nazar ederek bazı bilgileri vermeye çalışacağız. Zîrâ mimar ve tarihçilere göre eser, 66 adet farklı özellik ve ayrıntıyı ihtiva etmektedir. Cami ve imarete 53.782.980 akçe harcanmıştır. Paranın neredeyse tamamı padişahın şahsî hazinesinden karşılanmıştır. Külliyenin diğer unsurları olan kervansaray, imaret, dâruşşifa, tabhane, tıp ve diğer medreseler, sıbyan mektebi, dâr'ul-hadîs, hamam ve dükkânlara harcanan para ile bu miktar ikiye katlanmıştır. İnşaatta çalışan usta ve işçiler yine inşatta kullanılan malzemeler gibi sadece İstanbul'dan değil Osmanlı coğrafyasının hemen her tarafından tedarik edilmiştir. Gayrimüslim usta ve işçiler yanında Yeniçeri Ocağı'na asker yetiştiren Acemi Ocağı da inşaata destek vermiştir.
Bir eserin yaptırılması kadar yaşatılması da ehemmiyet arz ettiğinden, Kanunî Sultan Süleyman bu konuda da gereken tedbirleri almıştır. Vakfiyyesine göre; esere, 221 köy, 30 mezra, 2 mahalle, 7 değirmen, 2 dalyan, 2 iskele, 2 çiftlik, 2 ada ve bir çayırlık tahsis edilmiştir. Köyler bugünkü Anadolu, Bulgaristan, Yunanistan, Yugoslavya ve Suriye sınırları içerisinde yer almaktadır. Gökçeada ve Semadirek adalarındaki padişah hassı gelirleri ile İstanbul'da birçok dükkân, han ve hamamın gelirleri de vakfedilmiştir. Köylerden 35'i Filibe Sancağı'nda yer almaktadır. Süleymaniye Camii ve Külliyesi, 16. yüzyıl Osmanlı ihtişamını her yönüyle temsil eden bir eserdir. Onu ayakta tutan ve vakfiyesinde bulunan yerler yavaş yavaş elimizden çıktıkça Devlet-i Âl-i Osman da Süleymaniye gibi güç kaybetmiş ve insanı hüzünlendiren bir tarihe mukaddimede bulunmuştur.
İnşaat çalışmaları sekiz yıl kadar süren Süleymaniye Camii ve Külliyesi'nin açılışına Kanunî Sultan Süleyman da bizzât katılmıştır. Kendisine uzatılan anahtarları Mimar Sinan'a vererek açılışı onun yapmasını istemiş; Sinan ise caminin süslemelerini yaparken gözlerini kaybeden dönemin meşhur hattatı Karahisarî'ye anahtarları takdim ederek bir vefa örneği sergilemiştir. Süleymaniye Camii tarihte ulaştığımız şevket ve kudretin bir timsali olarak bugün karşımızda durmaktadır.
--------------------------------------------------------------------------------
-
Emeğine Yüreğine Sağlık
-
eys