Evlilikte en çok zorlanılan yönlerden biri, bu işin nasıl devam edeceği, ne kadar fedakarlık edilebileceği ve ne kadar taviz verileceğidir.
Evlilik, bireyselliğinizi silip atmanız anlamına gelmez. Ancak biz demeyi öğrenmezseniz, evliliğinizin de huzurlu yürümesi mümkün değildir.
Yaşadığınız hayat artık iki kişiliktir ve kararlarınızı iki kişilik almak zorundasınız. Bencillik, evliliğin yapısını bozar.
Kendinizi yetiştiğiniz aileden ruhen koparmanız ve birey olmanız gerekir. Bağımlılıkla hala eskiye aitseniz, kendiniz için kurduğunuz bu yuvayı koruyamazsınız. Kimliğinizin gelişimini ve tek başına olabilmeyi evlenmeden önce çözümlemiş olmalısınız.
Sürekli gelişmeye ve değişime açık olmalısınız. Eşinizle beraber öğrenmek, keşfetmek ve yenilenmek, ilişkinizi ayakta ve dinamik tutacaktır.
Cinsel yakınlığınızı korumalısınız. İş hayatınızda veya dış dünyada olan sorunları, eşinizle olan ilişkinize yansıtmamalısınız. Birbirinizi severken, cinsel dokunuşları, teması da ihmal etmemelisiniz.
Eşiniz ile aranızdaki ilişkinin biçimini doğru belirlemelisiniz. Ondan size ebeveyn olmasını isteyemezsiniz. O sizin hayat arkadaşınız ve yaşam ortağınızdır.
Güveli bir ortam oluşturmayı başarabilmelisiniz. Eşlerin birbirilerine karşı dürüst olabilmeleri, yakınlıkları ve hissettikleri güvenle alakalıdır. Kızgınlıklarını da, zayıflıklarını da, sevinçlerini ve öfkelerini de, birbirlerine anlatabilecek kadar güven duymaları gerekir.
Tekdüzelik, ilişkinize zarar veren etkilerden birisidir. İlişkinizi keyifli, neşeli ve ilginç hale getirebilmek için alternatifler bulmalısınız. Karşılıklı olarak olağan ve sıradanlığa uzun süre izin vermemelisiniz.
Zaman içinde romantizmi ve birbirinize olan çekimi kaybetmemek için çaba göstermelisiniz. Bu da her iki tarafında da kendine ve ilişkisine özen göstermesiyle mümkün olacaktır.