Yaz ortasında donuyor ayaklarım oysa
yaz ortasında donuyor ayaklarım oysa cehennem gibi bu yaz
çatmışlar odunları,kibriti çakmışlar
kim közlenen ocakta
bakışlarım dalgın
dansediyor ateşle dünya
kül olana dek gelmesin ölüm
çocukların yaşamasına izin verin diyorum
kan rengini alıyor dumanlar
kim aldırıyor bakıyorum evlerin yok olmasına
arasında sinek kadar değeri olmayan insanların
son nefeslerini hangi ilençle verdiklerinin
yanarken çatılan ocakta
donup kalana değin bakışlar
elleriniz kan diyorum, umarsız geçip gidiyorlar
ayaklarıyla kenara çekmeye tenezzül buyurmadan ölümlere
buz bir yürek var biliyorum kalp yerlerinde
benim ayaklarım buz kesmiş,onların kalpleri
atsan cehennem közüne,ısınmaz
düşleri var mıydı diye sorgulamazlar
öldürülen çocukları doğuran annenin
baba akşamı hangi düşüncelerle eder
nasıl söndürmeye çalışır ateşi
durmadan odun çatanlara siper eder göğsünü
öldürmeye çalışır gerçek ölümü
bakar ölü insanlara
daha açılacaktı su yolları
düşlemekte kalmayacaktı kalın duvarları aşmak
orada pembe bulutlar arasında evler, çocuk sesleriyle
başlangıç yapacaktı özgürlük şarkılarıyla
fidanlar dikeceklerdi geleceğe
ne kadar yıldız var indirilecekti gökten
gerçek yerini bulacaktı ay
ama imkâsızdı aşmak bu ateşten duvarı
cehennem zebanileri vermişti el
çıkarıp atmışlardı ateşleyiciler
insan ellerini!
Nazik Gülünay